Friday, April 4, 2008

St Augustine - Florida nin birazicik kismi

Mart sonu, yani bir ay once gittigim Spring Break in ikinci ve esas dolu kismini anlatmayi unutmusum, yani unutmamisim da vaktim olmamis bu vakit bollugunda.






Arkadasim Nebiye Jacksonville e 45-50 dakika uzaklikta Orange Park mevkiinde ev aldi, yesyeni, gicir - gicir. Gule gule otursunlar, gercekten cok hos siteler var cevrede, bahceler, fiskiyeler. Bana kalsa tam yazlik mekanlara benziyor. Benim gibi bir sehir kusu icin issiz, hareketsiz, fazla huzurlu. Her yere , ki bu mall lar, arbayla gitmek gerekiyor. Bense 5 dakikada bes markete ulasiyorum, Tabi sart meselesi, ben de araba yok, orda bir hatta iki arabasiz olmaz. Aile hayati icin cok uygun, zaten de aileler oturuyor. Ama bu Amerika nin degisik suburblerinde gozlemledigim olgu orada da gecerli : Cocuklar bahcede oynamiyor, fazla insan yok, arabalar kapida. Dekor gibi. Insan , hareket, Chicago'ya mahsus, zira bir cok buyuk sehirde insanlar sokakta degil, arabada. Sitede aksam karanlik olunca issizlik cokuyor, gunduzden farki ortalik karanlik sokak isiklari disinda. Bu Amerikalilar galiba cok az isikla yetiniyor. Ayrica sessiz insanlar, tissss yok. Korkutucu bile. Ses de fakir ve zencilere mahsus herhalde. Burda hicbir sey yapmazlarsa bagirir, kendi kendilerine konusurlar. Mentally disordered diye baktiklarim galiba en renkli insanlar. Dogru African American ve latinos. Netekim Nebiye lerin guzel, bakimli, dekor gibi, issiz ve sakin sitesinde tek bagiran aile kavga eden bir African-American ciftti. Hem de cok renkli idi, cekinmesem taraf tutasim , izleyesim geldi. Bu mahal suya yakin, okyanus kiyisinda degil ama gol mu nehir mi oldugunu anlayamadigim su birikimleri veee tekneler var. Sonras hava ilik, serbet gibi. Yazi hakkinda henuz bilgi almadik. Yazlik gibi gormekte haksiz miyim?

Bir gun beach e gittik, beach tum beachler gibi. Okyanusla ilgili deneyimim kisitli ve olumsuz. Zira soguk (genelde benim ayaklarimi soktugum mevsimler), dalgali, dibi gorunmuyor. Cabuk derinlestigi soyleniyor. Hem Atlantic hem Pacificle ilgili fikrim budur. Bence deniz ve de bizim Michigan golu daha guzel. Tum kiyilarda oldugu gibi yuzen den cok oynayan, spor yapan ve de kumda yatan var. Ve cok kalabalik.
Bir gun St Augustine e gittik. Dusundum ve buldum orayi niye sevdim : Avrupanin veya Egenin , Akdenizin kasabalari gibi. Kucuk, dar sokaklar, yuksek bina yok, deniz kiyisi, tekneler. Yani Amerikan sehirlerinden cok farkli. Vee had safhada turistik. Etrafta dolanan trene benzer otobusler, hediyelik esyacilar, yiyecek -icecek. Coook sevimli, cok.




Zaten Ispanyollarin ele gecirdigi ve de hafif bir katliam yaptiklari bir yer.







Ispanyol etkisi belli oluyor, binalar, meydanlar, kiliseler, oteller, coffeehouselar , dukkanlar, dukkanlar. Sanki korsanlar etrafta dolaniyor. Hersey deniz ve denizcilik ustune.










Yukardaki muze- otel karisimi kompleksin icinde minik bir kopru bir de havuz vardi. Tabi hemen paralar atildi. Havuzda rengarenk baliklar vardi, fakat oldukca besililerdi, obez demek daha dogru. Bu da American size oluyor herhalde. Orada ne amacla bulunuyorlar. Daimi ikametgahlari mi yoksa nefis bir yemek olmadan onceki son istirahatgahlari bilemedik.
















Bir de Believe-or-Not muzesi var.












Belki de Amerika nin ayakta kalan tek kalesi St. Augustine de. Tarihi bina vs. gordum de cok, hakikaten kale gormemistim. Kale tabi minyatur gibi, toplari var, ama cok alcak. Artik kim kimi korumus bu kalede bilinmez.











Cook guzel bir gundu benim gibi kisi yasayan bir Chicago lu icin. Gunes geride kaldi, bahar ve bahar dallari ve sincaplar Florida ve Atlanta da kaldi. Zaten donuste mantomu giymeme ragmen icim titredi. Saat sekizdi Cuma aksam, Chicago sokaklari bombostu. Soguktan. Hava karanlikti. Ve bu boyle Nisan ortasina kadar surdu.

No comments: